Erken Doğum: Hastalık Değil, Doğal Olarak Yönetilmesi Gereken Bir Süreç
Denizli Özel Egekent Hastanesi'nde görevli Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Yavuz Selim Güler, prematüre doğan bebeklerin doğru bakım ve izleme ile sağlıklı bir yaşam sürdürebileceğini belirtti. Dr. Güler, erken doğumu bir hastalık olarak görmek yerine, özenle ele alınması gereken bir durum olarak değerlendirdi.
Denizli Özel Egekent Hastanesi'nde görev yapan Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Yavuz Selim Güler, prematüre doğan bebeklerin uygun bakım ve takip ile sağlıklı bir yaşam sürdürebileceğine dikkat çekti. Dr. Güler, erken doğumu bir hastalık olarak görmemek gerektiğini, bunun yerine titizlikle ele alınması gereken bir durum olarak tanımladığını ifade etti.
Denizli'deki Özel Egekent Hastanesi'nde çocuk sağlığı konusunda uzmanlığıyla tanınan Dr. Yavuz Selim Güler, Dünya Sağlık Örgütü'nün prematüre bebekleri 37. gebelik haftasından önce doğanlar olarak tanımladığını açıkladı. Ayrıca, dünya genelinde her on bebekten birinin erken doğum gerçekleştirdiğini vurguladı.
Türkiye'de bu oranın ise yüzde 12 seviyelerine ulaştığını ve her yıl yaklaşık 150 bin bebeğin prematüre olarak dünyaya geldiğini belirtti. 17 Kasım'da kutlanacak Dünya Prematüre Günü nedeniyle bir açıklama yapan Dr. Güler, "Gelişimini tamamlamadan doğan prematüre bebekler, anne karnındaki sürecin eksikliği sebebiyle çeşitli ciddi sağlık sorunlarıyla karşılaşabilir.
Özellikle 25 haftadan önce ve 1 kilogramdan daha düşük ağırlıkta doğan bebekler için risk faktörleri gözle görülür şekilde artmaktadır. Prematüre bebeklerin hayatta kalma oranlarını yükseltmek amacıyla erken teşhis ve uygun tedavi yöntemlerinin önemi büyüktür." şeklinde konuştu.
Prematüre olarak dünyaya gelen bebeklerin, akciğer, kalp, beyin ve böbrek gibi kritik organları tam olarak gelişmediğinden dolayı solunum yetmezliği, hipotermi, akciğer kanaması ve ciddi enfeksiyonlar gibi tehlikelerle karşı karşıya kaldığını vurgulayan Uzm. Dr. Yavuz Selim Güler, "Bu bebeklerin, yenidoğan yoğun bakım ünitelerinde multidisipliner bir ekip tarafından izlenmesi gereklidir.
Bebekler 2 kilogram ağırlığına ulaştıklarında ve anneleri tarafından beslenebilecek duruma geldiklerinde hastaneden taburcu edilmeleri uygun olur; ancak bu süreç genellikle yaklaşık 3,5 ay süren bir izleme gerektirmektedir" ifadelerini kullandı.
Türkiye'de her yıl 1 kilogramın altında doğan yaklaşık 50 bin prematüre bebek bulunduğuna dikkat çeken Uzm. Dr. Yavuz Selim Güler, bu konudaki endişelerini dile getirdi.
Erken doğumların önlenmesi için risk faktörlerini bilmek ve düzenli sağlık kontrollerini aksatmamak son derece kritik bir rol oynamaktadır. Yüksek kan basıncı, çoklu gebelikler, vajinal kanama veya akıntılar, diyabet ve rahim ağzı ile ilgili sorunlar gibi durumlar söz konusu olduğunda, dikkatli bir yaklaşım sergilenmelidir.
Erken doğum, bir hastalık olarak değil, yönetilmesi gereken bir durum olarak görülmelidir. Prematüre olarak dünyaya gelen bebekler, aslında sağlıklı bir gelişim sürecine sahip olma ve üretken bir yaşam sürme potansiyeline sahiptir. Ancak, henüz bu potansiyeli bağımsız bir şekilde gerçekleştirme yeteneğine ulaşmamışlardır.
Prematüre bebeklerin bakımının kritik bir öneme sahip olduğunu vurgulayan Uzm. Dr. Yavuz Selim Güler, "Yenidoğan hekimlerinin uzmanlığına sahip olan erken doğan bebekler, yaşam kalitelerini artırma fırsatına sahip." şeklinde bir açıklamada bulundu. Bunun yanı sıra, bu bebeklerin doğru bir takip ve bakım süreci ile sağlıklı bir yaşam sürdürebileceklerini de ifade etti.